Boyun Fıtığı Nedir?
Boyun omurgasında 7 adet omur bulunur. Omur kemiklerinin arasındaki disklerin dış kapsülünün çeşitli sebeplerle yırtılarak içindeki disk materyalinin taşmasına boyun fıtığı denir. Oluşan bu fıtık kollara giden sinire veya boyun omuriliğinin kendisine bası yaparsa “boyun fıtığı kliniği” ortaya çıkar.
Boyun Fıtığı Neden Olur?
Boyun omurları arasında yer alan diskler çeşitli nedenlerle yıpranır ve yırtılırlar. Yaşın ilerlemesi ve buna bağlı doğal aşınma, diskleri yıpratan en önemli sebeptir. Boyun omurgasının zorlanmasına sebep olan bir meslek grubunda çalışmak da bu aşınmayı hızlandırır. Bankacılar, tüm gün oturarak ve bilgisayar kullanarak çalışan masa başı meslek grupları, boyun arkasına sürekli yük binen maden işçileri, hamallar, güreş, boks gibi sporlarla uğraşan sporcular, obesite sorunu olan kişiler boyun fıtığı için risk gruplarıdır. Ailesinde boyun fıtığı olan kişilerde, boyun fıtığı görülme sıklığı da artmaktadır. Yüksekten düşme, boyuna darbe alma, trafik kazası geçirme, motosikletten düşme, kontrolsüz denize dalma gibi sebeplerle de boyun fıtığı ortaya çıkabilir. Sigara kullanan kişilerde, omurga aşınmasının hızlandığı da bir gerçektir. Sürekli telefonla konuşan, hatta başka bir iş yaparken, boynu ile omuzu arasına telefonu sıkıştırarak konuşanlarda da sık görülür.
Boyun Fıtığının Belirtileri Nelerdir?
Boyun fıtığı varlığını düşündüren en önemli bulgu ağrıdır. Bu ağrı, fıtığın yerine ve büyüklüğüne bağlı olarak değişebilirse de en çok ensede, boyun kökünde hissedilir. Kafanın arkasına, iki kürek kemiği arasına, boyundan başlayarak omuzlara ve kollara doğru yayılır. Kollara yayılımı varsa ve kolda ağrı ile birlikte uyuşma ve kuvvet kaybı da oluyorsa acilen bir beyin ve sinir cerrahına başvurulmalıdır. Kuvvet kaybı; elden bir cismin kolayca düşmesi, kavrama güçlüğü, eskiden kol ile yapılan aktiviteleri yapmakta zorluk hissi olarak kendini gösterebilir. Uyuşma, omuzda, kolda, önkolda, el parmaklarında hissedilebilir. Bir şeyin battığını hissedememe, sıcak-soğuğu ayıramama, karıncalanma, keçeleşme şeklinde olabilir. Bazen aynı hastada birden fazla boyun fıtığı var olabilir. O koşulda boyun hareketlerinde kısıtlanma, şiddetli baş ağrısı, vertigo benzeri baş dönmeleri ortaya çıkabilir. Sinir köklerine basının yanında omurilikte iç hasarın geliştiği daha ileri vakalarda idrar yapamama veya kaçırma, gaita kontrolünde sorunlar, cinsel fonksiyon bozuklukları, bacaklarda da güçsüzlüğün artması görülebilir. Bu durumda hasta kollarının ve bacaklarının felç gibi olduğunu ifade eder, robot gibi sert adımlarla yürümeye çalışır ve müdahele edilmezse yatağa bağlanma durumu gelişebilir.
Boyun Fıtığı Nasıl Teşhis Edilir?
Boyun fıtığından şüphelenildiğinde mutlaka bir Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı’na başvurulmalıdır. Ayrıntılı bir hastalık öyküsü ve muayene ile teşhis büyük ölçüde konabilir. Muayene boyun fıtığı teşhisinde altın standarddır. Bası altında olan sinir veya omuriliğin çalıştırdığı vücud alanındaki nörolojik muayene bulguları belirleyicidir. Ön tanı boyun fıtığı lehine ise, hekim tarafından gerek görülen, boyun röntgenleri, boyun MR, boyun tomografisi gibi görüntüleme yöntemlerine baş vurulur. Sinirdeki fonksiyonel kayıp için, sinir ölçümleri olarak da bilinen EMG, ENMG, SEP gibi elektrofizyolojik yöntemlerin uygulanması gerekebilir.
Boyun Fıtığı Tedavisi Nasıl Planlanır?
Radyolojik olarak boyun fıtığı görüntülenmişse bile sinir basısı ve omurilik hasarı bulguları yoksa öncelikle ameliyat dışı tedaviler denenmelidir. Bunlar arasında ağrı kesici -kas gevşetici ilaç kombinasyonları, boynun istirahatle dinlendirilmesi, fizik tedavi uygulamaları, evde boyun egzersizleri, masajlar ve daha dirençli vakalarda boyun bölgesine uygulanan algolojik yöntemler denenebilir. Ağrı ataklarının tekrarlamaması için de yaşam alışkanlıklarının uzman tarafından sorgulanması, gözden geçirilmesi ve hatalı alışkanlıkların düzeltilmesi gerekir. Bunlar arasında, iş yerindeki ergonomik sorunların tespit edilmesi ve çözülmesi, uyku esnasında yastık ve yatağın vücuda uygun hale getirilmesi, kilo alımının kontrol edilmesi, varsa sigara kullanımının sonlandırılması, egzersiz ve spor alışkanlıklarının haftada en az 3 güne çıkarılması gelmektedir.
Boyun Fıtığında Hangi Egzersizler Daha Uygundur?
Boyun fıtığının mutlaka bir beyin ve sinir cerrahisi uzmanı ve fizik tedavi uzmanı tarafından birlikte değerlendirilmesi gerekir. Fıtığın ameliyatlık olmadığına karar verilmişse ilk aşama, boyun ağrısının giderilmesidir. Bundan sonraki amaç ise ağrı atağının tekrar etmesini ve fıtığın ilerlemesini önlemeye yönelik olmalıdır. Bunu sağlamak için, boyun kaslarının güçlendirilmesi büyük bir önem taşır. Boyun hareketlerini kulaktan dolma ve gelişigüzel yapmaktan kaçınınız. Her hareket her boyun fıtığına etkili olamayacağı gibi zarar da verebilir. Boyun hareketlerini, mutlaka uzmanlarından öğreniniz.
Boyuna faydalı sporlar arasında, 10 dakikadan uzun günlük düz yürüyüşler, yüzme, omurga kaslarını çalıştıran salon egzersizleri sayılabilir. Bu sporların akla geldikçe değil, haftada en az 3 kez düzenli yapılması, kas hafızası ve omurga kaslarının tonus gelişimi için önemlidir.
Ameliyatsız Diğer Yöntemlerle Boyun Fıtığı Yok Olur mu?
Ameliyat dışı yöntemler, boyun fıtığını yoketmek amacını gütmezler. Amaç ağrı atağının giderilmesidir. Fıtık dokusu oluşmuş hali ile yerinde kalır; ödemi ve bası etkisi azaltılabilir. Ameliyat denmiş olan bir fıtığın, ameliyat dışı yöntemlerle yokolmasını beklemek bilimsel bir zemine dayanmaz. Ancak nadiren boyun fıtığı vücut tarafından kendi kendine emilebilir. Bu nadir olay, zaman alan ve %0,1 vakada görülen bir durumdur. Sinir basısı bulguları varsa çok düşük olan ve herkeste görülmeyen böyle bir olasılık beklenmemelidir.
Boyun Fıtığı Ne zaman Ameliyat Edilmelidir?
Boyun fıtığı teşhis edildiğinde, ameliyat düşünülmesinin en önemli kriteri, beyin ve sinir cerrahı tarafından muayene ve tetkiklerle ortaya konmuş sinir ve omurilik basısı varlığıdır. Ağrı dışında herhangi bir bulgusu olmayan hafif ve orta düzeyde boyun fıtıklarına hemen ameliyat kararı verilmez. Ağrı ile birlikte kol veya iki kolda birden uyuşma, kuvvet kaybı olan ve boyun MR’ın da da bası oluşturan ağır fıtığı görüntülenen hastalar ameliyata yönlendirilirler. Özellikle yeni gelişmiş kuvvet kaybı gibi nörolojik bozukluk varlığında ameliyat aciliyet de arzedebilir. Doktorunuz bu koşulda, kalıcı sinir hasarı ve felç oluşmaması için başka hiçbir tedavi opsiyonunu devreye sokmadan direkt olarak ameliyat diyebilir.
Boyun Fıtığı Ameliyatında Hangi Yöntemler Kullanılır?
Boyun fıtığı ameliyatlarında, cerrahi mikroskopun kullanılmadığı dönemlerde uygulanan çıplak gözle boyun fıtığı temizlenmesi yöntemi artık tamamıyla terkedilmiştir. Boyun fıtıkları için tüm dünyada geçerli en etkili yöntem “Mikrocerrahi Diskektomi”dir. Boyun fıtıkları mikrocerrahisi fıtığın yeri ve durumuna göre boynun ön tarafından veya arka tarafından yapılabilir. Miikrocerrahi diskektomide, boynun ön-yan tarafına yapılan iki cm.lik bir cilt kesisini takiben, kontrollü bir diseksiyonla derinleşilerek omurlar arasındaki disklere ulaşılır. Bu yöntemde, cerrahi mikroskop, mikrocerrahi teknik ve özelleşmiş el aletleri kullanılarak boyun fıtığı, çevre dokulara ve sinir dokularına zarar vermeden hassas bir şekilde çıkarılır. Boynun arka tarafından yapılan mikrocerrahi diskektomide kopmuş disk parçasının çıkarımı ve sinir kökünün rahatlatılması yeterlidir. Ön taraftan yapılan boyun fıtığı ameliyatlarında kopan parçalarla birlikte tüm fıtık çıkarıldıktan sonra oluşan boşluğa hastanın kendisinden alınan bir kemik parçası veya insan uyumlu biyosentetik materyallerden yapılan kafes sistemleri yerleştirilebilir. Bu işlemin amacı, arası boşaltılmış kemiklerin çökerek tekrar sinir basısı oluşturmamaları ve boyun diziliminin bozulmaması içindir. Bazı boyun fıtıkları, kireçlenme, kanal darlığı, kayma ve omurilik hasarı ile birlikte bulunabilirler. Bu koşulda boyuna vida-plak sistemleri uygulamak gerekebilir.
Boyun Fıtığı Ameliyatlarının Komplikasyonları Nelerdir?
Boyun bölgesi, bel bölgesine göre daha karmaşık ve hassas bir anatomiye sahiptir. Boyun fıtığına erişmek için boynun ön tarafından yapılan cerrahi girişim yolu üzerinde ana şah damarı, boynun damar-sinir paketi, nefes borusu, soluk borusu, ses teli siniri, tiroid bezi, akciğerin tepesi gibi çok önemli organlar bulunur. Boyun fıtığı ameliyatı yapacak cerrahın bu dokuların diseksiyonuna alışık olması ve hiçbir zarar vermeden fıtığa ulaşması gereklidir. Aksi halde şah damarı yaralanmaları, kalıcı ses kısıklıkları, solunum zorlukları, yemek borusundan fistül denen ve sonu akciğerler arası boşluğu iltihabına kadar gidebilen kaçaklar, nefes borusu hasarlanmaları oluşabilir. Yeterli mikrocerrahi teknik kullanılmazsa ameliyat esnasında sonu felçle bitebilen sinir ve omurilik hasarı gelişebilir. Boyun fıtığı ameliyatları daha hassas mikrocerrahi teknik ve tecrübe gerektiren cerrahilerdir. Bel fıtığı ameliyatları genellikle her beyin cerrahı tarafından yapılabiliyor olsa da boyun fıtığı ameliyatları her cerrah tarafından yapılmayabilir.
Boyun Fıtığı Ameliyatlarından Sonra İyileşme
Boyun fıtığı ameliyatları, mikrocerrahi yöntemle yapılan az hasarlayıcı girişimler olduğundan ameliyat sonrası hastanede kalış süresi bir-iki günle sınırlıdır. Daha sonraki günlerde hastanın doktorun uygun göreceği süre boyunca evde istirahat etmesi, zorlayıcı aktivitelerden kaçınması ve gün içinde boynu dışardan sabitleyici yakalık kullanması gereklidir. Ameliyat olan boyun fıtığı hastası, ameliyat sonrası ilk haftadan başlayarak ev içi rutin hayatına dönebilir, ev ortamı dışında düz yürüyüşlere çıkabilir. Aktif iş hayatından bir ay izinli olunması tam toparlanma için uygundur. Boynu çok zorlamayacak şekilde ve aralıklı olarak ev ortamından bilgisayar erişimli iş takibi yapılabilir. Ameliyat sonrası ilk bir yıl içinde üçer ay ara ile yapılan kontrollerle nörolojik düzelme ve ameliyat yerindeki füzyon takip edilmelidir.